Tüm dünyanı sarsan corona virüsü salgınına karşı alınan önlemler Avustralya’daki Türk öğrencileri de etkiledi. Uçuşların iptal edilmesi nedeniyle ülkelerine dönemeyen, önlemler yüzünden iş yerlerinin kapanması ile işsiz kalan öğrenciler yaşadıkları sıkıntıları SÖZCÜ’ye anlattı.
“MAHSUR KALDIK”
7 aydır Sdyney’de dil eğitimi gören Berhan Bilgen, “Biz Avustralya’da mahsur kaldık. Tam dönüş yapacakken İstanbul Havalimanı kapandı. Biletlerimiz defalarca iptal oldu. Devletimizin bizi burada bırakacağını düşünmüyoruz. İlk fırsatta tahliye gerçekleştireceklerine inanıyoruz ama belirsizlik bizi mağdur ediyor” dedi.
Bilgen, 6 Mayıs için bir tahliye uçuşunun planlandığını ancak bilet fiyatlarının çok yüksek olduğunu da belirterek “Benim en son iptal olan biletim 750 dolardı ve şu an o parayı dahi alamadan sıfırdan bilet almamız isteniyor. Avustralya’dan Doha aktarmalı İstanbul tahliye uçuşu için bizlerden 2 bin 517 Avustralya doları istendi. Hepimiz öğrenciler olarak işlerimizi kaybettik ve zor durumdayız. Tahliye uçuşu var diye sevinirken normal fiyatın 3 katı bilet fiyatı ile karşılaştık” ifadelerini kullandı.
Berhan BİLGEN (FOTO: SÖZCÜ)
“EVDEN ATILDIM, İŞSİZ KALDIM”
Betül Kurt 2 yıl önce dil öğrenmek için gittiği Avustralya’da şu an Sdyney’de proje yönetimi sertifika programı eğitimi alıyor. Virüsün ilk olarak 25 Ocak 2020’de Avustralya’nın Victoria eyaletinde görüldüğünü anlatan Kurt daha sonrasında Avustralya’nın 20 Mart’ta bütün dünyaya kapılarını kapatıp kendi vatandaşı haricindekilerin ülkeye girişini yasakladığını kaydetti. Sınırlar kapatıldıktan sonra yaşadıklarını Kurt şöyle anlattı:
* Bütün restoran, bar ve halka açık alanlar kapatıldı. Eğitimlerimize online devam etmeye çalışıyoruz. Tabi ki birebir kadar etkili değil. Bütün bunlar olurken bir restoranda çalışıyordum ve geçimimi sağlamak için her gün işe gitmek zorundaydım.
* Bu ev arkadaşlarım için problem yarattı ve evden ayrılmamı istediler. Böyle hassas bir dönemde böyle bir duruma maruz kalmak çok üzücüydü. İnsanlardan daha fazla sağduyu bekliyorsunuz ama olmuyor bazen. Hemen ev aramaya başladım, çok zor bir süreçti.
* Evlerde zaten toplu kalınıyor ve çoğu hijyenik olmuyor. Bir süre arkadaşlarımda kaldım. Ayrıldığım eve verdiğim depozitoyu ödemediler. Parasal zorluk çekiyorum. Polise şikayet ettim çok ilgilendiklerini söyleyemem. Bir aydır paramı geri almaya çalışıyorum.
“TEK KİŞİLİK ODADA YAŞIYORUM”
Bu süreçte çalıştığı restoran da kapanan ve işsiz kalan Betül Kurt, şu an Sydney merkezde kiraladığı bir odada yaşıyor. Türk öğrenciler, Avustralya’da yaşayan Türk iş insanlarının ve sivil toplum örgütlerinin yardımı ile hayatını devam ettiriyor. Betül’ün şu an Türkiye’ye geri dönme planı yok. Hayatın kısa süre içinde normale döneceğini düşünen Betül Kurt, Avustralya’daki Türk toplumunun öğrencilere verdiği desteğe dikkat çekiyor.
Kurt şunları anlattı:
* Ben düşünmüyorum ama geri dönmek isteyenler için konsolosluğumuz herkesi tek tek arayıp dönmek isteyen kişi sayısını belirlemeye çalışıyor ve kısa süre içinde onlar için uçuş ayarlanıp Türkiye’ye dönüşleri sağlanacak.
* Burada Türk toplumu olarak biz öğrencileri unutmadıklarını gösteren insanlarımız var. Konaklama, market alışverişi ve günlük yemek ihtiyaçlarımız için çaba gösterip herkese ulaşmaya çalışıyorlar. Bu çok gurur verici.
* Çünkü diğer milletlerden arkadaşlarımız bu gibi yardımlardan bahsettiğimizde çok şaşırıyorlar ve kendi devletinin ya da kimsenin onlara yardımcı olmadığını söylüyorlar.
* Bu yardımların karşılıksız yapıldığına inanmakta güçlük çekiyorlar ve bende her seferinde içimden ‘Ne mutlu Türküm diyene’ demekten kendimi alamıyorum.
“TÜRK ÖĞRENCİLER İŞSİZ KALDI”
Hasan Şahin de Avustralya’ya 2016 yılında İngilizce öğrenimi için gitmiş ve şu an Sydney Teknoloji Üniversitesi’nde bilgisayar mühendisliği okuyor.
Şahin, salgın sonrası Avustralya hükümetinin salgını durdurmak için temel hizmetlerin verildiği yerlerin haricindeki spor salonları, sinema salonları ve barlar gibi insanların bir araya geldiği yerleri kapattığını ve hükümetin bu attığı adımlar sonucu 200’den fazla Türk öğrencinin işsiz kaldığı için maddi ve manevi olarak bir çok zorluklar yaşadığını söyledi.
Hasan ŞAHİN (FOTO: SÖZCÜ)
Şahin şöyle devam etti:
* Kahve salonları, kültür merkezleri gibi daha önce çalıştığım yerlerin hükümetin koyduğu yeni kurallar nedeniyle ve yeterince para kazanamadıkları için kapanması nedeniyle bütün masraflarımı sadece önceden biriktirmiş olduğum para ile karşılıyorum. Birçok uluslararası öğrenci arkadaşımın çalışamadıkları süre boyunca kiralarını ödemek için herhangi bir maddi güçleri bile yok.
“EK MASRAFLAR ÇIKTI”
Şahin eğitim konusunda yaşadıkları sıkıntıları da şöyle anlattı:
* Ödediğim üniversite harcının üzerine bu dönem üniversitenin isteği sonucu evde eğitim gördüğümüz için internet, bilgisayar teçhizatı veya eğitimimiz için gerekli programlar gibi birçok ek masraf çıktı. Ben ve ailemin Türkiye’deki ve buradaki koşullar nedeniyle çalışmadan üniversite harcımı ve masraflarımı ödeyemeyecek olmam, beni eğitimimi bitiremeden Türkiye’ye geri dönmek zorunda bırakacak gibi görünüyor.
“YALNIZ DEĞİLSİN” KAMPANYASI
Australian Turkish Professionals Society’nin Türk öğrenciler için “Yalnız değilsin” kampanyası başlattığını belirten Şahin “Şu ana kadar 200 üzerinde ciddi problemi olan öğrenci arkadaşım bu topluluğa müracaat etti. Bu topluluk öğrencilere işi bulmak, günlük yemek ve konaklamaya kadar birçok alanda Türk öğrencilerin arkasında olmaya devam ediyor. Talebim bu yardım kampanyasına yapılan yardımların daha çoğalması ve Avustralya hükümetinin ekonomisinde önemli yer teşkil eden uluslararası öğrenciler için daha çok tatmin edici adımlar atılmasıdır” çağrısında bulundu.
“FİYATLAR 2 KATINA ÇIKTI”
Şahin ülkedeki karantina koşullarını ise şu sözlerle özetledi:
* Salgından etkilenen kişi sayısının çoğalmasıyla ülke içinde de seyahat kısıtlamaları uygulanmaya başlandı. Avustralya’da süpermarketler, benzin istasyonları, bankalar, eczaneler ve diğer temel hizmetlerin verildiği yerlerin haricindeki iş yerlerinin hepsi kapatıldı.
* Bu durumda evden dışarı sadece alışveriş gibi temel ihtiyaçlarımı karşılamak için çıkıyorum. Marketlerde ihtiyaçtan fazla alışveriş yapılmasından dolayı aradığım bir şeyi bulamamakta ya da başka yerlerden 2 katı ücretiyle satın almak zorunda kalıyorum.
TOM HANKS’İN VİRÜSE YAKALANDIĞI EYALET
2018 Haziran ayında mühendis vizesiyle Avustralya’ya giden Görkem Uzun da 1.5 yıl Brisbane’de kaldıktan sonra şu an yaşadığı Gold Coast’a taşındı. Ünlü oyuncu Tom Hanks’in de virüse yakalandığı Gold Coast’ta ilk vaka 30 Ocak’ta tespit edildi. Otomotiv teknisyenliği okuyan Uzun, Gold Coast’ın bağlı olduğu Quennsland eyaletinin aldığı önlemlerin çok gevşek olduğunu düşünüyor:
* Çoğu eyalet, eyaletler arası ulaşımı durdurdu, okulları kapattı. Burada hala okullar aktifti. Kara ve hava ulaşımı devam ediyordu. Quensland’da 18 Mart’a kadar hayat eskisi gibi normaldi sonra bütün kıyafet mağazaları ve eğlence mekânları kapandı. Ama diğer çoğu şey açık kaldı.
* Restoranlar sadece paket servise geçti ve 1.5 metre sosyal mesafe kuralı geldi. Bizim okul 1 hafta önce paskalya tatiline girerek eğitime ara verdi ama video konferans yöntemiyle eğitim yeniden başladı.
* Ben otomotiv teknisyenliği okuduğum için pratik yapmamız gerektiğinden bizi 4-5 kişilik gruplarla okula çağıracaklarmış. Ben de ne olacak onu bekliyorum.
“ÇALIŞMA SAATLERİM VE ÜCRETİM DÜŞTÜ”
Bu süreçte öğrenciler arasında işsizliğin tavan yaptığını vurgulayan Uzun şöyle devam etti:
* Çoğu hizmet sektöründe çalıştığı için işsiz kaldılar. Ben otomotiv sektöründe olduğum için çalışma saatlerim düştü ama işsiz kalmadım. Şu anda normal zamanda kazandığım paranın 5’te 1’ini ancak kazanabiliyorum.
* Ayıp olmasın diye iş günümü 1’e düşürdüler ve saat olarak daha az çalışıyorum. Avustralyalılar da dâhil olmak üzere çoğu kişi bağımsız yemek dağıtma firmalarına iş başvurusu yapınca öğrencilerin kurtarıcısı olan o mesleklerdeki saatlik ücret 5 dolara kadar düştü.
* Benim buradaki bir Türk arkadaşımın haftalık kirası 170 dolar ve okul ücreti 180 dolar ama kazandığı para 85 dolar. Ne kadar cepten yiyecek belli değil.
ÖĞRENCİLER EVSİZ YEMEKHANESİNE
Bir master öğrencisinin burada ortalama 240 bin TL ödemek zorunda olduğuna dikkat çeken Uzun “Eğer kendim master öğrencisi olsaydım okulu dondurup geri dönmüştüm. O parayı burada çalışmadan ödeyen arkadaş zaten Türkiye’de kral gibi yaşıyordur. Burada parayla master yapan öğrenciye ‘git evsizlerin yemekhanesine yemek ye’ demek cidden komik. Bize ücretsiz yemek yenilebilecekler listesi gönderildi. Çoğu evsizlere destek yemekhanesi adı altında Kilise dernekleri. Böyle bir şey yapacaklarına okullar ödemeleri erteleyebilirler ya da indirim yapabilirlerdi” diye konuştu.
“ÖĞRENCİLER DÖNSE AÇ KALIRLAR”
Uzun, Başbakan Scott Morrison’un Avustralya vatandaşları ve kalıcı oturumu olanlar dışında kimseye yardım etme planları olmadığı ve “geçinemiyorlarsa kendi ülkelerine dönsünler” şeklindeki açıklamasının öğrencileri ırkçı grupların hedefi haline getirdiğini söyledi.
Uzun sözlerini şöyle bitirdi:
* Bilmiyorlar ki bütün öğrenciler evlerine dönse bunlar evlerinde açlıktan ölürler. Adamların bazıları evlerine restorandan sadece 500 ml su sipariş ediyor. Su ücreti 2.5 dolar, ulaştırma ücreti 5 dolar.
News
