Suriye’nin önemli kentlerinden biri olan Hama, tarih boyunca çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. Şehir, Asi Nehri’nin sularının aktığı topraklar üzerinde kurulmuş ve bu nehir Hama’yı ikiye bölmüştür. Hama, meyve bahçeleri ve su değirmenleri ile ünlüdür. Su değirmenleri, şehrin simgesi haline gelmiş ve kültürel mirasın önemli bir parçası olarak günümüze kadar varlığını sürdürmüştür. Bu nedenle Suriyeliler tarafından Hama, “Su Değirmenlerinin Anası” olarak anılmaktadır.
Hama, Aramiler döneminde Milattan Önce (M.Ö) kurulmuş ve zamanla Asurlular, Persler, Makedonlar ve Yunan krallıkları tarafından yönetilmiştir. Müslümanlar tarafından 7. yüzyılda fethedilen kent, Haçlılar tarafından işgal edilmiş ve daha sonra bir deprem sonucu yerle bir olmuştur. Eyyubiler, Memlükler ve Osmanlı İmparatorluğu dönemlerinde de farklı zamanlarda Hama hakimiyeti altına girmiştir.
1982 yılında yaşanan Hama Katliamı, şehrin tarihinde kara bir leke olarak yer almaktadır. Hafız Esed’in kardeşi Rıfat Esed komutasındaki özel kuvvetler, Müslüman Kardeşler Teşkilatının rejime karşı başlattığı ayaklanmayı bastırmak amacıyla şehre büyük bir saldırı düzenlemiş ve on binlerce kişinin ölümüne sebep olmuştur. Uluslararası Af Örgütü’ne göre, katliamda ölenlerin sayısı 10 bin ila 25 bin arasında, Suriye İnsan Hakları Örgütüne göre ise 30 bin ila 40 bin arasındadır.
2011 yılından itibaren Suriye’deki iç savaşın merkezlerinden biri haline gelen Hama, uzun yıllar boyunca çatışmaların ve zulmün yaşandığı bir şehir olmuştur. Ancak son zamanlarda muhalif güçlerin kontrolü altına girmesiyle, şehirde umutlu bir dönem başlamıştır. Hama’nın stratejik konumu, Suriye’deki güç dengelerini değiştirebilecek potansiyele sahiptir ve muhalifler için önemli bir avantaj sağlamaktadır.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.