İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu, İçişleri Bakanlığı’nın belediyelerin bağış kampanyalarını yasaklamasını değerlendirdi. Yasağa ilişkin “Kabul edilebilecek bir yanı yok” diyen Durakoğlu’nun yorumu şöyle:
* Ben burada hukuki bir mesele görmüyorum. Hukuk fakültelerinin birinci sınıflarında özel yasaların genel olarak düzenlenmiş hükümlerden ibaret genel yasaların önüne geçeceğine ilişkin açık hükümler öğretilir. “Genel olarak düzenlenmiş bir yasa çerçevesinde böyle bir yasak vardır” diyerek özel hükmü görmezden gelmenin hiçbir mantığı olamaz.”
* Anlaşılabilir bir şey değil. Depremler sırasında belediyelerin bu tür yardımlar aldığını görebilirsiniz. O zamanlarda AKP’nin iktidarda olması pek çok şeyi değiştiriyor galiba. O nedenle de o belediyeler AKP’de olunca toplayabiliyor. Belediyelerin iktidarı başka bir partiye geçtiğinde toplayamaz hale geliyor.
* Bu kötü niyetten başka bir şey değil. Kabul edilebilecek bir yanı olduğunu düşünmüyorum. Aslında yapılan bir hizmetin siyasallaştırılmasından başka bir şey değil.
HUKUK, DEMOKRASİ, ADALET YOK
Dünyanın en büyük barosu konumundaki İstanbul Barosu’nun Başkanı Durakoğlu, yarın TBMM gündemine gelmesi beklemem infaz yasası ile ilgili de çarpıcı yorumlarda bulundu:
* Af tasarısında hukuk yok, demokrasi yok, adalet yok. Böyle bir düzenlemenin bizi sağlıklı bir sonuca götürebilmesi mümkün değil. İstediklerini sağlarlar 80 ila 100 bin kişiyi dışarıya çıkarırlar ama bir süre sonra biz o çıkardıklarını yeniden cezaevinde görürüz.
* Bizim asıl sıkıntımız bugün niye gazeteciler içeride? Neden gazetecilerin içeride olmalarını sağlayan bir hukuk düzeni içerisindeyiz? Yani aslında bizim karşı olduğumuz bir infaz düzenlemesini gerçekten yapabilecekseniz bu ülkenin en çok ihtiyacı olan demokratik açılımı en azından sağlayabilirdiniz. Tutuklulukları yeniden gözden geçirin.
News
